MENÜ

13 Mayıs Pazartesi Paylaşımı “Aile ile Geçirilen Zamanın Çocuklar Üzerindeki Etkisi”

Aile ile Geçirilen Zamanın Çocuklar Üzerindeki Etkisi

Bütün duyarlı ailelerin amacı, mutlu ve hayata iyi uyum sağlayabilmiş çocuklar yetiştirmektir. Ama insan yetiştirmek zor zanaat… Piyasada ebeveynlik sanatının incelikleri üzerine sayısız kitap; çocuk sağlığı, beslenmesi, eğitimi ve gelişimi üzerine yüzlerce tavsiye var. Ama bütün bu bilgi yığınının dışında çok basit, çok temel ve çok etkili bir gerçek var: Ona zaman ayırmak.

Çocuğunuz için hangi çikolata markasını tercih ettiğiniz, hangi özel öğretmenden ders aldırdığınız, ya da ayağına hangi markanın ayakkabısını geçirdiğinizden daha önemli; daha evrensel; bir o kadar da etkili. UC Irvine School of Medicine’da Çocuk Psikiyatristi olan Doç.Dr. Gail Fernandez: “Çocuklar doğumdan yetişkinliğe kadar ailelerinin ilgisine ve zamanına ihtiyaç duyarlar.” diyor. Makalesi de aslında iyi bildiğimiz, ama kimi zaman ihmal ettiğimiz bu değişmez gerçeğin altını çiziyor.

Bazen ebeveynler ‘başarılı’ çocuk yetiştirmek için o kadar çok endişeleniyorlar ki iletişim kurmanın ve interaktif zamanlar geçirmenin önemini es geçebiliyorlar. İnteraktif zaman kavramı, çocuğun ve ebeveynin birlikte bir şeyler yapmasını ve iki tarafın da gerçekleştirilen aktiviteye bütünüyle dâhil olmasını esas alır. İnteraktif anlarda çocuk da ebeveyn de aktif katılımcıdır. Ayrıca bu, her zaman çocuğunuzun okuluyla ve dersleriyle ilgilenmek veya ödevlerine yardım etmekle sınırlı değil.

Ebeveyn ve çocuğun beraber zaman geçirmesi neden bu kadar önemli?

Birlikte zaman geçirildikçe çocuk kendisini önemli hisseder ve sevildiğini düşünür. Çocuğun anne-babasını izleme ve anne-babasından gördüğü olumlu davranışları modelleyebilme fırsatı olur. Bununla birlikte ebeveyn de çocuğun karakterinin güçlü ve zayıf yönlerini daha iyi gözlemleyebilme ve çocuğuna daha iyi rehberlik edebilme şansı elde eder. Çocuk, teşvik edici bir ortamda düşüncelerini ve hislerini dile getirme fırsatı bulur. Kendine olan güveni gelişir ve bu sayede, ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişki güçlenir. Birlikte kaliteli zaman geçirmenin esas amacı; tabii ki çocuğunuzu sevmek; anlamak ve onu mutlu, uyumlu ve topluma yararlı bir insan olarak yetiştirmek.

Peki, ebeveynle çocuk arasındaki ilişki zayıf ve sağlıksız olursa ne olur?

Bilimsel nitelikli araştırmalar; çocukların yeterli sevgiyi, ilgiyi ve yönlendirmeyi görmediği zamanlarda, ortaya istenmeyen sonuçların çıktığını gösteriyor. Brown Üniversitesi’nde toplumbilimci Gregory Elliott tarafından Journal of Family Issues’ta yayınlanan yeni bir çalışma, ergenlik çağındaki gençlerin kendilerini aile içinde önemli hissettikleri takdirde ailelerine karşı daha az saldırgan davranış ve şiddet eğilimi gösterdiğini ortaya koydu. ‘Önemli hissetme’ kavramı; “bireyin mevcudiyetinin çevresinde bir fark yarattığına dair inancı” şeklinde açıklanabilir. Çalışmada, ‘önemli hissetme’ kavramı dâhilinde üç faktörden bahsediliyor: farkındalık, önem ve güven. Diğerleri çocuğun var olduğunun farkında mı? Ona zamanlarını ve kaynaklarını harcayacak kadar önem veriyorlar mı? Ayrıca onu da bir kaynak ve bir cevher olarak görüyorlar mı? Elliott önemli hissetmenin bütün insanları dürtüleyen temel bir ihtiyaç olduğuna inanıyor.

Özet olarak, ailece geçirilen zaman ne olursa olsun eğlenceli, rahatlatıcı ve neşelendirici olmalıdır. Ailece geçirilen kaliteli zamanlar arttıkça çocuk, seven ve sevildiğini hisseden bir birey olur. Kendisini önemli hisseder ve küçük yaşlarda gelişen bu hissiyat, çocuğun ileriki hayatında yaptığı seçimlerde ve olaylara yaklaşımında kendini gösterir.

Kaynak: Uplifers