MENÜ

15 Ocak 2018 Pazartesi Paylaşımı “Daha İyi İnsanlar Yetiştirmek, Daha Akıllı Makineler Yaratmaktan Her Zaman Daha Önemli Olacak”

“Daha İyi İnsanlar Yetiştirmek, Daha Akıllı Makineler Yaratmaktan Her Zaman Daha Önemli Olacak”

Eski dünya satranç şampiyonu ve “Deep Thinking” (“Derin Düşünme”) kitabının yazarı Garry Kasparov, “Yapay Zekâ: Zeki Makineler, Akıllı Politikalar” başlıklı bir OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) konferansının açılış konuşmasını yaptı. İşte o konuşma metninden bölümler:

OECD, akıllı makinelere ve insani politikalara yönelmek konusunda bundan daha iyi bir zamanlama yapamazdı. Yapay zekâ, bilimkurgu değil, bugünümüzdür ve yaşamımız üzerinde her geçen gün daha fazla etkide bulunacaktır. Farkında olsak da olmasak da, akıllı makineler ve algoritmalar (problemleri çözmenin yeni yolları); çoğu zaman insanların ya birazcık yol göstermesiyle ya da hiçbir yardımı olmaksızın, her gün daha fazla görevi yerine getirmekteler.

İnsanın yerini alan makineler yeni değil

Yeni olan bir şey varsa o da bilgi sistemleridir (IS). Makinelerin insan emeğinin yerine geçmesi uygarlık tarihi kadar eski bir olgudur. Çiftlik hayvanlarının işini ve el emeğini, üretim teknikleriyle ve basit hesaplamalarla yapmayla başlayan süreç, bugün hizmet sektörüne ve beyaz yakalı mesleklerine kadar uzanıyor.

İlerlemenin görünümü hep böyle olmuştur: Aklımızın ucundan bile geçirmediğimiz yeni işler ve yeni fırsatlar yaratmadan önce, teknoloji işlerimizi elimizden alır ve iş kollarının gelişimini kesintiye uğratır.

Bana güvenin, deneyimlerime dayanarak konuşuyorum. Dünya satranç şampiyonu olarak, yirmi yıl önce, IBM’in ürettiği süper bilgisayar Deep Blue ile karşılaştığımda; işinden olma tehdidi altına giren belki de ilk fikir işçisiydim. Bu arada, herkese hatırlatmak isterim ki aslında Deep Blue ile iki oyun oynamıştım: İlki 1996’da kazandığım ve daha çok duyulmuş olan ikincisi, 1997’de kaybettiğim oyunlar. Ne diyebilirim ki… Yenilginin üzüntüsüyle kahrolmuş bir adamım ben!

Ama elbette bu yalnızca bir zamanlama sorunuydu: Bilgisayar biliminin efsanevi kurucusu Alan Turing’in (1912-1954) ilk satranç programını yazdığı 1950’lerden bu yana, bilişim alanında mucizevi her şeyin makinelerce ele geçirilmiş olması nedeniyle, dünya şampiyonu olmak benim için hem bir nimet hem de lânetti.

Kaybetmek üzüntü vericiydi ama anladım ki bu aynı zamanda insanın bir başarısı, insanın bir zaferiydi. Sonuçta, Deep Blue’yu tasarlayıp yapanlar insanlardı ve kendi yarattıkları bilgi birikiminden yararlanmaya hakları vardı. Demek ki daha geniş baktığımızda, bu gerçeğin, satranç oyununu kimin kazandığı veya kaybettiğinden daha önemli olduğunu görebilirdik.

İnsan artı akıllı makineler çağı şimdi gerçekten başlayabilirdi!

Kaybetmek beni ne satranç ne de teknoloji hakkında karamsar düşüncelere sürükledi. Tersine, iyimser kıldı. “Makineye karşı insan” döneminin sona ermesiyle, “insan artı akıllı makine” döneminin artık gerçekten başlayabileceğinin farkına vardım. En zeki algoritmalar ve robotlar bile sonuçta birer aletten ibarettir ve bizler aletleri; etki alanımızı, egemenliğimizi ve bilgi birikimimizi genişletmek için kullanırız. Hedeflememiz gereken, bu hayranlık duyulası makineler yardımıyla yeteneklerimizi geliştirmenin yeni ve daha etkili yollarını bulmak olmalıdır.

Robotların eylemlerinden kim sorumlu olacak?

Makinelerin etki alanı genişledikçe insanların sorumluluğu da artıyor. Böylece, bu konferansın başlığının ikinci bölümüne geliyoruz: “Akıllı politikalar.” Yapay zekâ ve giderek özerkleşen makineler, çok sayıda yaşamsal soruyu ortaya çıkarıyor: Robotların eylemlerinden kim sorumlu olacak? Silikondan yaratıklarımıza, insanın ahlaki niteliklerini nasıl geçireceğiz? Bolluk içinde, üretken, güvenli ama milyonlarca kişinin işsiz olduğu toplumumuzun durumu ne olacak?

Bunların yanıtını bilmiyoruz ama bildiğimiz bir şey var ki, bu soruların bizi ileriye doğru yürümekten alıkoymasına izin veremeyiz. Yeni teknolojilerin yaşamlarımızı ve toplumumuzu hangi çapta bir etkiyle dönüştüreceğini hiçbir zaman tam olarak bilemeyiz. Yapay zekâ sıradan bir cihaz olarak görülemez. Buhar gücünün ve elektriğin yaptığı gibi, internetin akla hayale gelmeyen biçimde dünyanın gidişatını değiştirdiği gibi, yapay zekâ da her şeyi değiştirecek.

Unutmayalım ki elimizdeki aletler geçmişte bizi; dağlara tırmanacak denli güçlü ve uzaya roketle gidecek denli hızlı kılmıştı. Yeni aletlerimizse, gerek dünyamızı gerekse kendimizi anlamamızı sağlayarak, bizi daha zeki kılacaklar.

Yapay zekânın da tam olarak ne olduğu karanlık, iyiye de kullanılabilir kötüye de! 

Deep Blue satrançtan hiçbir şey anlamıyordu, dahası, satranç oynadığının farkında bile değildi, ama yine de çok iyi oynuyordu. Makinelerin uydurduğu yeni kurallara akıl erdiremeyebiliriz veya yaşamımızı ne yönde değiştireceklerini şimdiden bilemeyiz. Bununla birlikte, onlardan yararlanabiliriz. Unutmayın ki, insan yapımı bütün teknolojiler gibi yapay zekâ da tam olarak bilinemez. Hem iyiye hem de kötüye kullanılabilir. Herkesin cebinde bulunan akıllı telefonlar; eğitim, iletişim, ticaret ve eğlence bakımından olağanüstü aletlerdir. Ama aynı cep telefonları, belli kanıları yaymak veya terör amaçlı ağlar oluşturmak için de kullanılabilir.

Daha gelişmiş, daha zeki teknolojiler insan doğasını değiştirmez. Olsa olsa bizim daha iyiyi ve daha kötüyü gerçekleştirme olanaklarımızı artırır. İşte bu yüzdendir ki, insanları daha nitelikli ve “iyi” kılmak, her zaman, daha akıllı makineler yapmaktan önemli olacaktır.

Korkmayın çünkü korku yalnızca yerimizde saymamıza yol açar. Hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayın ki, gelişimi yavaşlatma çabası, kendi yarattığımız makinelerin bize baskın çıkmasını kolaylaştırmaktan başka işe yaramaz. Makineler her gün daha fazla sayıda sıradan görevi bizden devralacaklardır öyleyse bizim hedefimiz sıradan olmayan yeni görevler bulmayı durmaksızın sürdürmek olmalıdır. Yalnızca insan yaratıcılığının ürünü olabilecek yeni işler bulmak, yeni üretim alanları oluşturmak yolunda azimli olmalı, bilinmeyen geleceğe doğru büyük hedeflerle ilerlemeliyiz.

Önümüzdeki en çetin görev, yapay zekânın yeni olanaklar araştırması yolunda düşünceler geliştirmeyi sürdürmektir – ki bu hiçbir makinenin yapamayacağı bir iştir.-

Kaynak: Garry Kasparov “Creating better humans will always be more important than creating smarter machines”